Bakışların öylesine derin ki, sanki üzerime giydiğim tüm imajlarımı yırtıp atıyor, beni savunmasız, bütün cesaretsizliğimle, korkularımla, zayıflıklarımla, sevgi açlığımla görüyor gibi.
Oysa ben….
Ben, kendimi tüm çıplaklığımla ortadaymış gibi hissederek yaşayamam ki.
Korkarım böyle olduğumda,
Senin beni, sevmeyeceğinden,
Beni istemeyeceğinden, red edeceğinden.
İnciteceğinden,
Kıracağından,
Yaralayacağından.
Bana zarar vereceğinden.
Hiç beklemediğim anlarda senden gelebilecek darbelerden.
Ne kadar çok olmak istediğim insanmış gibi gösterebilirsem sana ”ben” i, o kadar çok güvende hissederim kendimi.
Ne kadar çok gerçek duygularımı sana belli etmeden, sevgi açlığımı sana hissettirmeden yaşayabilirsem o kadar rahat hissederim kendimi.
Hadi, ne olur!
Çek o sanki beni tamamen olduğum gibi, bütün çıplaklığımla gören derin bakışlarını üzerimden.
Bilme, öğrenme, benim gerçek kimliğimi.
Bırak saklı kalsın bende gerçek hislerim.
Gerçek duygu doğam, otantik benliğim.
İzin ver bana,
Zihnimdeki imajlarla, yargılarla, inançlarla oluşturduğum modelin içinde mutluymuş hissiyle yaşamama.
Olsun !
Sana göre;
Hapsolduğum o modelin için kendimi hergün biraz daha törpülüyor,
İçimdeki gerçek “ben”i her gün biraz daha siliyor,
Yüreğimi zihnimden ayırdığım için bana sürekli acı veren bir sürtüşme yaşıyor,
Kendimi sahte bir kişilik taşıyıcı haline getiriyor,
Olsam da...
Kabul et, sen de.
Ne sen, ne de bir başkası, hiç kimse, beni kendi yaşamımı yaşamaktan, kendi acılarımı çekmekten, kararlar verip yanılmaktan, kendi hayatımı kirletmekten, kendi günahlarımın yükünü yüklenmekten, kendi yolumu bulmaktan alakoyamayacak.
Yürüdüğüm yolda ne kadar ilerlediğimi benden başka hiç kimse anlayamayacak...
29 Aralık 2008 - 22 Aralık 2010
Haşim Arıkan
Fotograf : Robert Carlyle
0 yorum:
Yorum Gönder